Sonunda yattım…
Eski bir kitap sayfasının arasından çıkmış, buruşmuş, yıllanmış bir fotoğraf gibiyim bu gece…
Hatta sararmış.
Tıpkı böyle…

Çalışırken ofisin duvarındaki panoda bir yazı vardı.
Gazeteden kesip asmıştım.
Başlığı “Bir Kadın” dı.
Arada okurdum, tıpkı ben diye.
O kadar zaman geçti aradan hiç bir şey değişmedi.
Ben, yine o yazıdaki ben.

Bir kadın iyi geceler dedikten sonra, yatağa girmeden; önce kapıyı kitler.
Sonra evdeki evcillerin gece mamalarını verir.
Sularının kabını yıkayıp temiz su koyar.
Kediyse evdekiler, kumlarını değiştirir.
Köpekse bahçeye indirir.
Mutfağı toplar.
Çay makinesinin fişini çeker, ocakları kontrol eder.
Buzluktan sabahın ekmeğini çıkarır.
Paspasla evi şöyle bir alır.
Camları açıp evi havalandırır.
Kedileri sever öper yatırır.
Kendine sıra gelsin diye telaşlı yapar bütün bunları.
Bacağı ağrır söylemez.
Elini keser ses etmez.
Yorulur sezdirmez.
Tam yatar kedinin biri kusar.
Diğeri ağrıyan bacağına atlar.
Yeniden kalkar.
Yapılması gerekenleri yapar.
Yatınca tekrar derin bir ohhhh çeker.
Yanına döner, bacaklarını karnına doğru iyice çeker.
Gözlerini kapatır.
“Yastığı görmen yetiyor uyuman için” denen sözler, yerini derin uykusuzluklara bırakmıştır artık.
Kaygılar ve umutsuzluklar uyku kaçırır.
Uykuyu yakalamak için umuda yolculuk gerekir.
Her ne kadar uyku kaçsa da, yine bedene yenik düşer, göz kapakları ağırlaşır.
Kaçırsa da bazen işin tadını.
Uyku sarar onca şeyden sonra kadını…
Sabah yeni bir aya uyanmak ne tuhaftır.
Sanki kocaman bir yenilik gibi.
Her şey yeniden başlıyor gibi.
Yorgunluklar, kaygılar, öfkeler eskide kalmış gibi.
Hatta bugün…
Tertemiz bir gökyüzü mavi ve güneşli.
Yılın son günleri…
Güzel izler bırakır diye umuyorum.
Gönlümüzce geçsin 2023 ün son 31 günü…🙏🎊


Yorum bırakın