Gidenlerin Ardından…

Gün içinde binlerce yüz ifadesi yerleşiyor yüzümüze.
Yaşadıklarımız ve yaşattıklarımız yüzümüzün en derin çizgilerine doluyor.
Anlık değişimler kendimizi iyi ya da kötü hissetmemize sebep oluyor.
Bu bin tane yüz ifadesinin arasına bin tane de ayrı iş sıkıştırıyoruz.
Ve her yüz ifadesi, yapıp bitirilen işlerin ya zaferini ya da yorgunluğunu anlatıyor.

Bir önceki gecenin uykusuzluğunu, uykuya yenilmemiş olmanın tuhaf huzurunu yansıtıyor yüzüm bazen.
Bayılmış gözlerim ve uyuyan içimle akşamın son demlerindeyken bir umursamazlık izi taşıyor bazen.

Bazen de geleceğin umutsuzluğunu derin bir yaranın ızdırabı gibi yansıtıyor.
Yine de kanımın son damlasına kadar savaşıyorum.
Kadın olmak bu belki de…

Sosyoloji hocamız, toplum içinde kadının ve erkeğin varolma çabalarından, üstünlüklerinden ve hayata tutunma biçimlerinden örnekler veriyordu bir gün.
Gelin demişti; kadını ve erkeği ağaclandıralım.

“Biri Ardıç ağacı, diğeri Akçaağaç olsun.
Ardıç ağacı dişi bir ağaçtır.
Sonsuz bir ağaçtır.
Nesli zor tükenen güçlü bir ağaçtır.
Yumuşak kökleri vardır ama toprağa sıkı tutunur.
Yaz kış yapraklıdır.
Üremesi için Ardıç kuşuna ihtiyaç duyan tek ağaçtır.
Yapraklarının içine güneşi hapsedip, yaz kış yeşil kaldığı için, göçmen kuşlara da yuva olur.
Sevgilier familyasından bir ağaçtır.
Dolayısıyla dişil bir enerjiye sahiptir.
Kadın gibi…

Akçaağaç ise; çoğunlukla kışın yaprağını döken ağaç, bazıları ağaççık halindeki odunsu bitkilerdir. 
Soğuğa ve zor şartlara dayanamadığı için, sonbaharın hemen ilk aylarında yapraklarını dökmeye başlar.
Kışa doğru gövdesini soğuktan korumak için levhalar halinde gövdesinden parçalar dökülür.
Ilkbahar da kendine gelen en son ağaçlardan biridir.
Eril bir ağaçtır.
Erkek gibi…”
Gülmüştük bu iki örneğe genç yaşımızın verdiği tecrübesizlikle…

Sonra dişil enerjinin ne olduğunu uzun uzun anlatmıştı.

Dişil enerji, sezgilerin ve duyguların bir yansımasıdır. Dişil enerjide affedici ve hoşgörülü olma hakimdir, bütünsel bir kavrayış vardır. Dişil enerji eril enerjiye göre daha edilgen bir yapıdadır. Bu bakımdan da kolaylıkla uyum sağlayabilir. Sağ beyni büyük oranda etkileyen dişil enerji insanın yaratıcı yönünü temsil eder ve sanatın, estetiğin ve tutkuların kaynağıdır. İnsanın en bilge ve derin tarafı olan dişil enerji, izler ve gözlem yapar. İnsandaki dişil enerji açığa çıktığında sevgi de açığa çıkar. ❤

Yorum sizin…


Yorum bırakın