Bir Şaman öğretisi der ki:
Doğada hiçbir şey kendisi için yaşamaz…
Nehirler kendi suyunu içemez…
Ağaçlar kendi meyvelerini yiyemez…
Güneş kendisi için ısıtmaz…
Ay kendisi için parlamaz…
Çiçekler kendileri için kokmaz…
Toprak kendisi için doğurmaz…
Rüzgar kendisi için esmez…
Bulutlar kendi yağmurlarından ıslanmaz…
Doğanın anayasasında ilk madde şudur…
Her şey birbiri için yaşar…
Birbiri için yaşamak, doğanın kanunudur…
Eski çağlardan süre gelen bir anlayıştır bu… Bütünlüğü anlatırdı, özü iki cümleydi.
“BEN BİZ OLDUĞUMUZ ZAMAN BEN OLURUM.
BEN, BEN OLDUĞUM İÇİN SEN, SENSİN “
Herkes birbiriyle bağlantılı, herkes birbirinden sorumlu. Birinin “küçük, pembe” diyerek söylediği yalana göz yumanın, dost, arkadaş, akraba, tanıdık kontenjanı diyerek yapılan yanlış, yanılış, günahları örtbas edenin, konuşabilecekken, konuşması gerekirken susanın, üç maymunu oynayanın, “bana dokunmayan yılan bin yaşasın” diyerek onursuzca yaşayanın, kendine DE yapılan günahların bedelini ödetmeyenin vay haline! Çünkü örtbas edilen her haksızlık, mini minnacık, zararsız denilen “basit” bir yalan, cesaret bulup daha fazla büyüyerek, bu defa başkalarını da nasiplendirir, oysa zamanında verilen tepki, bildirilen had, belki de bir alevin, harlanmadan söndürülmesinin nedenidir!
O yüzden de “Ben afrika’da kanat çırpan kelebeğin, kuzey amerika’da yarattığı kasırgayı istiyorum, ben kaos istiyorum.”
Tilki “ömür boyu sorumlusun gönül bağı kurduğun herkesten” der küçük Prenste. Herkes herkesten sorumludur, herkes herkese borçludur. Kaç kişiyiz, böyle yaşayan? Birilerini pohpohlamadan, kötülüğe gözünü yummadan, mış gibi yapmadan yaşamaya çalışan, kaç kişi? Bu bir ıssızlık, bu bir derin bir yalnızlık ve bu köklerini de sökmek demektir, çok zor, çok zorba. Ama çok da, onurlu bir yaşamak değil mi bu!
Göbeğimi hep kendim kestiğim gibi, “kalan zamanımda “köklerimi de ben eker, diker, yeşerttirim demektir bu! Ve asla yadsımam ve bilirim ki, insanının canını nasıl insan acıtıyorsa “insanın acısını insan alır” Bilirim ki, insana insan gerekir. Ama “in-san” ama “in-san”!!!
İnsana ve iyiliğe rast gelesiniz, gelelim; evren ve her kim neye inanıyorsa, hepimizin müstehakını versin.
Canan Kayışlı
Liella 